Şüpheli paketler; genelde posta ya da kurye yoluyla alınan, belirli göstergelere bağlı olarak şüphe uyandıran paketler ya da mektuplardır. Karışıklıklara bağlı olarak terörizm tehdidinin arttığı dönemlerde, bazı önemli kişi ve kurumları sabote etmek veya terör eylemi gerçekleştirmek amacıyla zaman zaman şüpheli postalar gönderilmektedir. 11 Eylül saldırılarını takip eden haftalarda ABD'de şarbon içeren mektuplar toplamda 22 kişinin enfekte olmasına ve 5 kişinin de ölümüne sebep olmuştur.
Şüpheli paketlere karşı tetikte olmak önemlidir fakat bir mektubun ya da paketin patlayıcı bir cihaz, kimyasal, biyolojik ajan ya da radyoaktif bir madde içermesi son derece nadir meydana gelen durumlardır. İncelemeler sonucunda genellikle bu postaların korku ve panik yaratmak amacıyla gönderilmiş, herhangi bir tehdit içermeyen aldatmaya yönelik postalar olduğu anlaşılmaktadır.
Patlayıcı cihaz içeren şüpheli paketler birçok şekilde olabilir. Bu paketler; kabarık bir mektup, küçük veya büyük bir paket, bir bavul, mutfak tüpü kadar büyük veya ampul kadar küçük sıradan bir eşya olabilir.
Patlayıcı cihazın infilak etmesi için hazırlanmış tetik mekanizması genelde postanın ya da mektubun açılma eylemiyle bağlantılı olduğu için bu tür paketlere temas minimuma indirilmelidir. Paketin varış noktasına kadar sağlam bir şekilde gelmiş olması göz önüne alındığında yetkililer gelene kadar paketi olduğu yerde kendi haline bırakmanın tehlikeyi artırmayacağı düşünülebilir.
Şüpheli paketin içerisinde bulunan kimyasal ajanlar ya da toksik maddeler genelde paketin açılmasıyla ortama yayılırlar. Bu tür şüpheli paketler paketten sızan sıvı ya da tozdan kaynaklanan olağan dışı koku ya da lekelerden ayırt edilebilir. Kimyasal bir ajana maruz kaldıktan sonra belirtiler kendini çok çabuk belli eder (dakikalar bazen saniyeler içinde). Bu belirtiler ciltte kızarıklık, hassasiyet ya da kabarıklık, bulantı, nefes darlığı, baş dönmesi veya bilinç kaybıdır. Kontaminasyonun yayılmasını engellemek ve etkilenen insanları tedavi etmek çok hızlı bir müdahaleyi gerektirir.
Radyoaktif ajan içeren paketler içerikleri hakkında genelde hiçbir ipucu vermeyebilir. Madde katı ya da sıvı olabilir. Bu maddeler koku gibi duyularla algılanamaz fakat radyasyon detektörleriyle keşfedilebilirler. Belirtiler genelde maruz kalınmasından günler sonra ortaya çıkar. Bu belirtiler; bulantı, halsizlik ya da maruz kalınma derecesine bağlı olarak daha ciddi etkilerdir. Birçok durum için etkili bir korunma mevcut değildir fakat en iyi korunma radyoaktif ajan ve risk altındaki personel arasına olabildiğince uzaklık koymaktır.
Biyolojik ajan içeren şüpheli paketleri keşfetmek çok daha zordur. Biyolojik ajan toz, sıvı veya aerosol spreyler gibi zararsız maddelere çok benzer yapılarda olabilir. Normalde, biyolojik ajanlar renksiz ve kokusuz hatta görünmezdirler. Maruziyetten sonra belirtilerin ortaya çıkması saatler hatta günler alabilir. Genelde etkilenen insanlar soğuk algınlığı benzeri belirtiler gösterir fakat sonrasında hastalık ciddi veya ölümcül bir hastalığa dönüşebilir. Biyolojik ajan içerdiğinden şüphelenilen paketlere kesinlikle dokunulmamalıdır.
Şüpheli paketlerin patlayıcı bir cihaz ya da kimyasal, biyolojik veya radyolojik bir tehdit içermesi her ne kadar düşük bir olasılık olsa da bu tür tehditlere karşı önlemler alma konusunda ihtiyatlı davranmak önemlidir. Postanın normal olduğu ya da bilinen bir kandırmacayla ilişkili olduğu kesin olarak tespit edilmedikçe, gerçek bir tehdidin var olduğu düşünülmelidir. Amerika Birleşik Devletleri Posta İdaresi, OSHA, FBI ve CDC tarafından tanımlanan şüpheli paketlerin belli ayırt edici özelliklere sahip olduğu belirlenmiştir. Bu özellikler şüpheli paketleri ve mektupları belirlemek için kullanılan göstergelerdir fakat göstergeler sadece bunlarla sınır değildir. Bu özellikler: